Tiroid bezi boyun ön bölümünde Adem Elması’nın altında bulunur. Bezin sağ lob ve sol lobu vardır. Tiroid bezi tiroid hormonları salgılar. Tiroid hormonlarının görevi ise vücudumuzun metabolizma hızını ayarlamaktadır.
TİROİD HASTALIĞININ GELİŞME RİSKİ KİMLERDE FAZLADIR?
-
- İyod eksikliği olan bölgede yaşayan veya yeterli iyod almayanlarda
- Ailesinde tiroid hastalığı olanlarda
- Diabetes mellitus (şeker hastalığı), romatoid artrit ve persiniyöz anemisi olanlarda
- Gebe kadınlar ve yeni anne olanlarda
- 60 yaşın üzerindeki kadınlarda
- 70 yaşın üzerindeki erkeklerde
- Kanser nedeniyle baş ve boyuna radyoterapi (ışın tedavisi) yapılanlarda
- Bazı ilaçları kullananlar (lityum, amiodaron ve interferon gibi).
Tiroid Bezinin Çok Çalışması (HİPERTİROİDİ, ZEHİRLİ GUATR) :
Tiroid hormonunun fazla salgılanmasıdır. Bu durumda metabolizma hızlanır. Hipertiroidi durumunda kalp hızı artarak çarpıntı şikayeti oluşurken, ellerde titreme, kilo verme, sinirlilik, saçlarda dökülme, terleme,iştah artması, adet düzensizliği, kemik erimesi, erkeklerde memelerde büyüme, terleme , ishal ve ilerleyen dönemlerde gözlerin yuvalarından çıkması olabilir. Hipertiroidide 3 tip vardır.
1- Basedow Hastalığı
2- Toksik Adenom
3- Plummer Hastalığı
TEDAVİ: İlaçlarla hormon düzeyini normale getirdikten sonra ameliyat planlanabilir. Bu hastaların yaşı ileriyse veya duruma göre Radyoaktif iyot tedaviside yapılabilir.
Tiroid Bezinin Az Çalışması (HİPOTİROİDİ) :
Tiroid hormonunun az salgılanmasıdır. Bu durumda metabolizma yavaşlar. Hipotiroidi durumunda Halsizlik, güçsüzlük, kolay yorulma ,üşüme, soğuğa tahammülsüzlük,seste kısıklık – kalınlaşma, vücutta şişlik, ciltte kuruma-kabalaşma ,saçlarda dökülme , kas krampları ,kabızlık, adet bozukluğu, kilo alma, hafızada zayıflama-hatırlamada zorluk, nabız sayısında azalma,hareketlerde yavaşlama.gibi belirtiler olur.
TEDAVİ: Tiroid hormonu içeren ilaçlarla hormon düzeyi normal seviyesine getirilir. Düzenli olarak tiroid hormon seviyesi kan tahlilleriyle takip edilir. Tiroid ultrasonog- rafisiyle nodül araştırılır. Nodül veya nodüller varlığında genel cerrahi uzmanı ameliyat gerekip gerekmediğinin değerlendirmesini yapar.
Tiroid Bezinin Büyümesi (GUATR) :
Tiroid bezinin kanser harici büyümesidir. Bir guatr hastasını ameliyat etmek için dört sebep vardır:
• Boynunda büyümüş guatrın oluşturduğu estetik problem
• Guatrın yemek borusunu ve soluk borusunu sıkıştırmalarından kaynaklanan şikâyetler olması
• Guatrın hormon dengesizliği yapması
• Guatrda kanser tespit edilmesi veya kanser şüphesi
Guatr hastalığında kanser olur mu?
Guatr, tiroid bezinin kanser harici büyümeleridir’ diye tarif etmiştik. Ama bu büyümelerin kanser olup olmadığı ancak bazı incelemelerden hatta ameliyattan sonra belli olur. Dolayısıyla bütün guatrlı hastalar düşünüldüğünde %15 oranında kanser gelişme ihtimali vardır.
Tiroid Bezinin İltihabı (TİROİDİT) :
Bez ağrılıdır. Tiroid hormonlarının takibi, Anti TPO antikorları ve anti tiroglonulin antikorlarının ölçümü gereklidir. Tiroid ultrasonografisi ve gereğinde tiroid sintigrafisinden (Altta nodül oluştuğunda) yararlanılır. Genelde başlangıç aşamasında hipertiroidi sonrada hipotiroidi oluşur. Tiroidit çoğunlukla hipotiroidi safhasında yakalınılır. Daha sonraki aşamadada nodül oluşur. Hayat boyu takip ve ilaç tedavisi yeterli olabildiği gibi, geç teşhisi veya eksik tedaviyle nodül oluşumuyla ameliyata gereksinim duyulabilir.
Tiroid Bezinde Nodül veya Nodüller Oluşması
Tiroid nodülü tiroid bezi içinde oluşan ve bezin normal dokusuna benzemeyen leblebi veya ceviz büyüklüğünde olabilen anormal dokulardır.Nodüller için en önemli endişe konusu % 5’inde tiroid kanseri olmasıdır.Nodüllerin % 50’si tek nodül, % 50’si çok nodül (multipli nodül) olarak bulunur. Tek nodül veya çok nodül de olsa kanser oranı aynıdır (% 5).Nodüller elle muayene sırasında saptanabildiği gibi tiroid ultrasonu ile de saptanır.
Tiroid sintigrafisi bulgularına göre nodüller soğuk, sıcak ve ılık nodül olarak 3’e ayrılır. Nodüllerin % 70-80’nini soğuk nodül, % 10’unu sıcak nodül, ve % 10’unu ılık nodül oluşturur. Soğuk nodüllerde kanser oranı daha fazladır. Sıcak nodüllerde kanser oranı az olsa da kanser yine de olabilir.
Tedavinin nasıl yapılacağı konusunda nodülün büyüklüğü, büyümesi, semptomları (Ses kısılması, solunum yoluna bası yapması vb), kozmetik açıdan ( dışarıdan fark edilmesi) , nodülden yapılan ince iğne aspirasyon biyopsisinin sonucuna göre takip veya ameliyat kararı alınır.
Tiroid Bezinin Kanseri(TİROİD KANSERİ):
Tiroid bezinde oluşan kansere denir.Genellikle tiroid kanserinin ilk belirtisi boynun tiroid bölgesinde oluşan bir yumrudur. Bazen ilk işaret büyümüş bir lenf düğümüdür. Varolan bazı diğer belirtiler ise ağrı, seste değişme ve hipertiroidi ya da hipotiroiddir. . Teşhisinde önce tiroid kan tahlilleri ve ultrasonografi gelir. Daha sonra gerekirse sintigrafi ve tiroid ince iğne aspirasyon biyopsisi yapılır. Tiroid kanser teşhisi konulan hastanın büyük çoğunluğuna ameliyat kararı alınır. Tiroid kanserlerinin büyük çoğunluğu gerekli ameliyat ve tedavi sonrası yaşam yılında kısalma olmaz. Fakat bu hastaların hayat boyu takibi gerekli olduğu unutulmamalıdır.
Tiroid Biyopsisi :
Tiroid bezinde saptanan nodüllerde kanser olup olmadığını anlamak için yapılır. Nodülü olan hastalara genelde yapılır. Biyopsi sonucuna göre ilaç tedavisi veya ameliyat kararında yardımcıdır. tiroid bezindeki nodülden parça alınır. Alınan hücreler patoloji bölümünde incelenerek kanser ve iltihap olup olmadığı araştırılır. Bazen biyopsi ile yeteri kadar parça veya hücre gelmeyebilir. O zaman biyopsiyi tekrarlamak gerekir.
TİROİD AMELİYAT ŞEKİLLERİ
Hastaya ve hastalığın düzeyine göre karar verilir.
Total Tiroidektomi: Özellikle Tiroid kanseri olan ve tiroid kanser şüphesi olan hastalarda tercih edilir. Günümüzde en çok uygulanan yöntemdir. Bu ameliyatta her iki taraftaki tiroid bezi tamamen çıkarılr. Hasta kalan yaşamında düzenli tiroid ilacı kullanır.
Subtotal Tiroidektomi: Heriki Tiroid lobundan az miktar bırakılarak yapılan ameliyat türüdür. Kanser olan vakalarda kullanılmayan bir yöntemdir. Ameliyattan sonra bazı hastalar tiroid ilacı kullanmadan hayatlarına devam edebilir.
Tek Taraflı Total Tiroidektomi: Nodül veya nodüllerin tiroidin tek tarafında olduğunda, diğer tarafta hastalığın olmadığı zamanlarda tercih edilebilir. Bu ameliyattan sonra ameliyat edilmemiş karşı tiroid lobunun sıkı takip edilmesi ve ikinci bir ameliyata ihtiyaç olabileceği unutulmamalıdır. Bu yüzden genelde bu ameliyat gerekmedikçe çok tercih edilmez.
Ameliyatta ne gibi riskler var? Ses telleri zarar görebilir mi?
Guatr ameliyatları günümüzde oldukça güvenle yapılan ameliyatlardır. Her ameliyatta olduğu gibi guatr ameliyatında da istenmeyen durumlar olabilir. Bunların en başında da ses tellerinin zarar görmesi riski vardır. Ancak bu durum %3-5 (yüz guatr ameliyatından 3 ile 5’inde) oranında görülür. Ameliyat sahasında kanama ve paratiroid bezlerinin zarar görmesi (vücut kalsiyum dengesini ayarlayan bezlerin hasarı) diğer risklerdir.
Ameliyat veya ilaç tedavisi sonrası guatr tekrar eder mi?
Evet edebilir. Hormon eksikliği ilaçlarla giderildikten sonra hastalık tekrar edebilir. Bazen nodüller ilaçlarla geriledikten sonra tekrar büyüyebilirler. Bu durumda hasta tekrar değerlendirmeye ve tedaviye alınır.
Ameliyat edildikten sonra da guatr tekrar edebilir. Özellikle çok sayıda nodülü olan guatr hastalığında geride bırakılan tiroid dokusunda da nodül kalmışsa zamanla bu nodüller büyüyüp guatrın tekrar etmesine yol açabilir. Bu sebeple ilk başta ameliyatı, hastalığa uygun planlamak önemlidir.
Ameliyat olan hastaların kontrolleri var mı?
Hastalığının çeşidine göre ameliyat sonrası hiç ilaç kullanmadan ömür boyu yaşayabileceği gibi, ömrünün geri kalanında ilaç kullanmak zorunda olan hastalar da vardır. Ancak bütün guatr hastaları hastalıklarına bağlı olmak üzere belirli aralıklarla kontrol edilmelidirler ki hem hastalığın tekrarından korunsunlar hem de oluşabilecek istenmeyen durumlar erkenden tedavi edilebilsin
İç-Dış Guatr, Dişi/Erkek Guatr, Zehirli guatr nedir?
Tıbbi olarak böyle bir sınıflama olmamasına rağmen hastalara durumunu açıklarken kullanılan terimlerdir. Tiroid bezinin büyümediği, muayenesinin normal olduğu, sadece hormon dengesizliği olduğu durumda guatr hastalığı iç guatr olarak açıklanmış olabilir. Fazla hormon salgılayan guatr hastalığını “zehirli” guatr olarak adlandırıyoruz. Ameliyat sonrası tekrar eden guatr hastalığını açıklamak için de “dişi guatr” terimi kullanılmış. Yine de bu terimler tıbbi bir ayırımı ifade etmezler.